
Uyku esnasında beyin etkinlikleri bakımından 2 değişik aşamadan geçeriz. Bunlar REM (Hızlı göz hareketleri) ve Rem-dışı aşamalarıdır. Uyku boyunca bu aşamalar dönüşümlü olarak devreye girer ve döngü bir kaç kez yinelenir. REM-dışı uykuda, aşırı olmamakla beraber vücutta hareket gözlenebilir, kalp atım ve solunum hızı hemen hemen sabit ve gözlerin hareketleri yavaş olur. REM uykusunda ise kan basıncının yanı sıra, kalp atım ve solunum hızı da değişiklik gösterir. Gördüğümüz rüyaların aşaması ise REM aşamasıdır.
Bu REM uykusunun ilginç özelliğiyse vücudun neredeyse tam bir felç durumunda olmasıdır. Kişinin gördüğü rüyasında onu başrol oynamaktan korumak için beyin, REM uykusu süresince kas kasılmalarını baskılayıcı sinyaller gönderir. Bazı kaslarımız parmak ve yüz kasları gibi hafifçe seğirir gibi kasılabildikleri halde kol ve bacak kasları gibi büyük kaslar, felçli gibi büyük ölçüde gevşek kalırlar. İşte bu yüzden rüya gördüğümüz esnada bağıramayız ve yataktan fırlayıp hayali savaşçılar ile dövüşemeyiz.
Mekanızmanın hemen hemen tüm ayrıntıları bilinmese de anahtarın, beyinle omurilik arasında yani beyin sapında yattığı düşünülür.